Babil’den Günümüze Takvimler:
Babil’den Günümüze Takvimler: İlk Babil takvimleri kameri ayı, yani birbirini izleyen iki dolunay arasındaki 29.5 günlük dönemi temel alan bir sistemdi. Bu döngüye göre 365,24199 gün olarak gözlemlenen ortalama güneş yılından daha kısa, 354 günlük bir ay yılı (kameri yıl) ortaya çıkıyordu.
Güneş yılına dayalı takvimi ilk geliştirenler, eski Mısırlılardı. Mısır’da yaşam Nil taşkınlarının etrafında dönmekteydi. Gece göğünün en parlak yıldızı Sirius (Akyıldız) her yıl Nil taştığında gün doğumundan hemen önce parlıyordu. Mısırlılar takvimlerini bu olayın etrafına yapılandırdılar. Mayalar da zamanın kaydını tutmakla ilgileniyorlardı ama takvimlerini yıllık periyotla ilişkilendirmişlerdi. Onlar hem geçmişe hem d geleceğe yönelik bir takvim sistemi kurmuşlardı. Modern takvimlerin temeli ise MÖ 8.yüzyılda atıldı. Bu takvimler MÖ 46’da Julius Caesar tarafından kullanıma sokulan Roma Jülyen takvimine dönüştü. Jülyen takvimi son şekline MS 8 civarında, imparator Augustus döneminde kavuştu. O dönemde takvim halen 11 dakika, 14 saniye hatalıydı ve tasarım şekli yüzünden hata miktarı yüzyıllar içinde artış göstermişti.
1582’de Papa 13. Gregory iki aşamalı bir takvim reformu yaptı. Öncelikle on günlük tutarsızlığı ortadan kaldırarak 21 Mart’ın ilkbahar ekinoksuyla örtüşmesini sağladı. Bunu da Kutsal Roma İmparatorluğu’nun her yerinde geçerli olacak bir duyuruyla, ancak 4 Ekim 1582’den sonraki günün 15 Ekim olacağını ilan ederek sağladı.
Ardından, artık yılları belirleme kuralını değiştirdi. O tarihten itibaren sonu “00” ile bitmeyen ve 4’e kalansız bölünebilen tüm yıllar “artık yıl” olacak, Şubat ayına bir gün eklenecekti (“00” ile biten yıllarsa 400’e bölünebiliyorsa artık yıl olacaktı). Bu sistem 3300 yılda yaklaşık 1 günlük bir düzeltme gerektiren ve 365,2425 güne denk düşen ortalama bir Gregoryen yılını meydana getirdi.