1518 yılının Temmuz ayında Strasbourg‘da Frau Troffea adlı bir kadının durduk yere dans etmesiyle başlıyor her şey. İlk etapta herkes bunu yaşama sevinci zannedip normal karşılıyorlar. Ancak kadın sürekli dans ediyor ve hiç durmuyor. Daha sonra ona bir haftada 34 kişi ve bir ay içinde de 400 kişi katılmasıyla iş enteresan bir boyuta geliyor. Zamanla dans etmekten ayakları şişen hatta kalp krizi geçirip ölenler oluyor. Adeta bir salgın gibi herkese bulaşan bu durum tarihin en ilginç olaylarından biri oluyor ve dans vebası adını alıyor.
Konuyla ilgili birçok teori ortaya atılıyor. Araştırma yapılması için çevre doktorlardan yardımlar isteniyor. Onlarda inceleme sonucu bu olayın sıcak kandan kaynaklandığını ve insanları daha çok dans etmeye teşvik ederek kanın daha çabuk soğuyabileceği, böylelikle de son bulacağı öneriliyor. Bunun için orkestra tutulup bir dans etkinliği düzenleniyor ancak bu da bir çok kişinin felç kalıp ölümüyle sonuçlanıyor.
Başka bir teoriye göre de yaşanan bu durum tamamen psikolojik. O dönemin insanları özellikle kıtlık ve benzeri olayları geçirdikleri zor dönemden ötürü strese bağlı psikoza yakalanıyorlar. Bu psikoz sonucu transa girip istemsizce dans ediyorlar.
Bazıları bu olayın uydurma olduğunu söyleseler de bir çok tarihçi olayı savunacak belgelerin olduğunu vurguluyor. Aynı zamanda böyle bir olay daha başka ülkelerde de görülmüş.
Sonuç itibariyle yaklaşık üç ay süren dans vebası kendiliğinden son bulmuş ve insanlar normal yaşamlarına dönmüştür. Nasıl ve neden olduğu konusunda ortaya birçok teori atılmış olsa da ciddi bir kanıt olmadığı için konu muamma olarak kalmıştır.